blog image
Efe, Emre’yi bekliyor...Aykoç ailesinin ikinci mutluluğu “Emre”

Aykoç ailesinin ilk bebeği Efe. Henüz 1,5 yaşında olmasına rağmen ailesinin yıllarca onu özlemle beklediğini bilirmiş gibi şirin, birazda haylaz. Sanki ona olan hoşgörünün farkında. Aykoç ailesi 5 yıllık çocuk özleminin ardından İRENBE’ye gelerek tüp bebek yöntemi ile Efe’ye kavuşmuş. Tam da içlerindeki çocuk özlemlerini dindirmenin mutluluğunu yaşarken, birde şaşkınlık belirmiş hayatlarında. Sevinç Hanım şimdi ikinci bebekleri Emre’ye hamile. Sevinç Hanım Efe’nin doğumundan 1,5 yıl sonra normal yolla tekrar hamile kalmış. Belki de siz bu satırları okurken Aykoç ailesi Emre’yi kucaklarına almış olacak. Sevinç Hanım, İRENBE ile tanışmalarının ardından hızla değişen hayatlarını bizimle paylaştı…

Hikayenin tamamını annemizle yapmış olduğumuz röporajı aşağıda okuyabilirsiniz.

 

Devamını Oku

Bize kendinizi tanıtır mısınız?

İzmir Menemen’de yaşıyorum. Ev hanımıyım. 5 yıllık evliyim. 30 yaşındayım.

Efe, ne zaman doğdu?

Efe bizim ilk çocuğumuz, 6 Aralık 2004’te, dünyaya geldi.

Çocuğunuz olmadığı için doktora ne zaman başvurdunuz?

Çok istediğimiz halde normal yolla hamile kalamıyordum. Evliliğimizin ikinci yılında nedenini öğrenmek için doktora başvurduk. Eşimin Sperm sayısının eksik olduğunu söylediler. Biz duruma çare aramak için, duyduğumuz bütün doktorlara başvurmaya başladık. Hepsinden aynı yanıtı aldık. Eşimin sperm sayısı eksikti, ameliyat olması ve tedavi görmemiz gerekiyordu. 

Ne kadar sürdü bu süreç?

İRENBE ile tanışana kadar yani yaklaşık 2 yıl sürdü. Bu süre içinde eşim varikosel ameliyatı oldu. Çeşitli ilaç ve iğne tedavileri denedik ama bir sonuç almadık. 

Tüp bebek tedavisine sizi yönlendiren bu hekimler mi oldu?

Hayır. Gittiğimiz hekimler bize bu konuda bir yönlendirme yapmadı. Çevremizde bu yöntemi duyan kişiler bize denememizi önerdi. Bizde ‘Neden olmasın’ dedik. 

İRENBE ile nasıl tanıştınız?

Menemen’de bir komşum İRENBE’ye gelerek bebek sahibi olmuştu. Bize de burada sonuç alabileceğimizi ve denememiz gerektiğini söyledi. Zaten bu zamana kadar birçok doktora başvurmuştuk, bir çekincemiz yoktu. ‘Gidip konuşalım’ dedik. Çocuk özlemimiz için her imkânı değerlendirmek istedik. Eşimle birlikte İRENBE’den randevu alarak, buraya geldik. Bu kapıdan girişin hayatımızı değiştireceğini bilmiyorduk o zaman.

Bizi gülümseyen yüzlerle karşılayan İRENBE çalışanları, doktorumuz Dilek Aslan’a bizi yönlendirdi. Dilek Hanımın pozitif enerjisi bize o anda umut oldu. 

Burada tedaviniz ne kadar sürdü?

Dilek Hanımilk muayeneden sonra, bize tüp bebek yapmayı önerdi. Eşimin ve benim yaşımız çok genç olduğu için bu yönteminden büyük olasılıkla sonuç alabileceğimizi söyledi. Biz işin maddi boyutunu da düşünerek önce aşılama denemek istedik. Ancak Dilek Hanım, sperm sayısının aşılama yöntemi için uygun olmadığını söyleyerek tüp bebek yönteminde ısrar etti. 2004 yılının Ocak ayıydı İRENBE’ye geldiğimizde. Mart ayında transfer gerçekleşti. Yaklaşık 3 ay sürdü tedavi. 

Bu sürede neler yaşadınız?

İğneler ve ilaçlarla dolu üç ay geçirdik. Ancak İRENBE’nin bize verdiği sıcaklık ve umut sayesinde karamsarlığa düşmeden, bu süreyi tamamladık. Menemen’de yaşamamız bir dezavantajdı ama fazla sıkıntı çekmedik.  Gün aşırı yapılması gereken iğnelerim vardı. Onları Menemen’deki bir sağlıkçı arkadaşım yaptı. Doktorumun dediklerini uyguladım. Ne olursa olsun yine de o heyecanı yaşamak kolay değil. Ne kadar ‘Rahatım’ deseniz de stres oluyor, karamsarlık oluyor. Ama doktorumuz Dilek Hanım ve İRENBE çalışanları bize her yönden destek oldular. Moralimizi yüksek tutmak için çalıştılar. 

Çevrenizden tedavi gördüğünüzü sakladınız mı?

Hayır. Sonuçta bu da bir rahatsızlık ve tedavi olduğumuzu saklamanın bir anlamı yoktu. Zaten bizi sürekli İRENBE’ye gidip gelirken görüyorlardı. Bunu gizlemeye gerek yoktu, her şeyi onlarla paylaştım. Onlarda hep yanımızda oldular. Akrabalarımız, komşularımız bize hep destek oldular. Eşimle birbirimizin en büyük destekçisiydik tabiî ki. Birbirimize hep moral verdik. 

Sonucu nasıl öğrendiniz?

Tedavinin ardından yumurta toplama ve transfer işlemleri gerçekleşti. Bu ameliyatları çok fazla hatırlayamıyorum, hem baygın hem heyecanlı olduğum için. Doktorum Dilek Hanım embryoları yerleştirdikten sonra bekleme süreci başladı. 12 gün süren, bu bekleyiş tedavinin belkide en zorlu kısmıydı. Heyecanlı ve gergin bir bekleyiş. Bu süre hep olur mu, olmaz mı stresi ile geçti.  Tabii fiziksel olarak da çok dikkatli olmanız gerekiyor. Bende sürekli yattım. Dilek Hanım, ağır kaldırmamamı, uzak noktalara uzanmamamı ve daha birçok konuda dikkat etmem gerektiğini söylemişti. Sonunda sonucu öğrenmek için hastaneye gittik. Kan tahlili yapıldı ve Dilek Hanım’ın ağzından hamile olduğumu öğrendim. 

Neler hissettiniz?

Çok duygulandım, sevinçten ağladık Dilek Hanımla birlikte. 

Hamilelik sürecinde sorunlarınız oldu mu?

Hayır. Çok normal bir hamilelik geçirdim. Sürekli dikkat ettim. Her hamilenin dikkat etmesi gereken durumlar konusunda, doktorumun dediklerini dinledim. Tüp bebek yöntemiyle hamile kaldığım için bu süreçte büyük sıkıntılarım olmadı.  

İkinci bebeği düşünüyor muydunuz?

Efe’nin doğumundan sonra hayatım normale döndü. Üç kişilik bir aile olmuştuk. Herhangi bir sağlık sorunumuz da yoktu.  En büyük isteğimiz olan yavrumuzu kucağımıza almıştık. İkinci bebeği düşünüyorduk, ama daha erkendi. Maddi, manevi yaşadığımız bu sıkıntılı süreçleri biraz atlatmak istiyorduk.  

Tekrar hamile kaldığınızı nasıl öğrendiniz?

Normal yolla hamile kalamadığım için ikinci bebeği istersek, tekrar tüp bebek yöntemine başvuracağımızı düşünmüştük.  Ama bir süre adet görmeyince doktora gidip tahlil yaptırdım. Test sonucu pozitifti, yani hamileydim. Zaten öğrendiğim zaman inanamadım. Hemen İRENBE’ye Dilek Hanım’a geldim. Hiç beklemiyorduk böyle bir sürprizi. Bir kez de İRENBE’de tahliller yapıldı, sonuç doğruydu. Dilek Hanım bizden daha çok sevindi. Daha önce de benim gibi hastaları olmuş.Bir tane isterken Allah iki tane verdi. Büyük bir mutluluk bu. 

Hamileliğiniz kaçıncı ayında? Bebeğe isim düşündünüz mü?

Şu anda 9. ayın içinde,  Ağustos ayının sonunda bekliyoruz. Bu hamileliğim süresinde de İRENBE hep yanımdaydı.  İsmini Emre olarak düşündük. 

Nasıl bir duygu annelik?

Çok güzel, çok faklı bir duygu. Allah olmayan herkese versin. 

İRENBE’de anılarınız var mı?

Aklıma net bir anı gelmiyor. Ama İRENBE’ye her gidip gelişimiz bir anı benim için.

İRENBE çok özel duygular yaşattılar bize. Çocuk olunca evin içi daha bir başka oldu. Çok büyük şans bizim için Dilek Hanım. Tüm İRENBE çalışanlarına ve özellikle kendisine teşekkür ederim. Her konuda bize destek oldular. 

Sizin durumunuzdaki hastalara neler söylemek istersiniz?

Bebek isteyen herkese karamsarlığa kapılmadan tedavi olmalarını tavsiye ederim.

  • Gönderiyi Paylaş